Yıkım süreci, titiz bir planlama ve koordinasyon içerisinde gerçekleştirildi. Ekipler, öncelikle risk içeren yapıları tespit ederek, güvenlik önlemleri almış ve ardından yıkım işlemlerine başlamıştır. Yapılan yıkımlar, çevredeki halkın güvenliği gözetilerek, gürültü ve toz gibi olumsuz etkiler minimum seviyeye indirilerek gerçekleştirilmiştir. Bu süreçte, belediye ekiplerinin yanı sıra çevre güvenliği konusunda uzman kişiler de yer aldı.

Iğdır Belediyesi, yıkım işlemleri sonrasında bu alanların kullanımını yeniden şekillendirmeyi de planlıyor. Boş kalan bölgelerin yeşil alan, park veya sosyal donatı noktaları olarak değerlendirilmesi gündemde. Bu tür projeler, sadece estetik bir değişim sağlamakla kalmayacak, aynı zamanda Iğdır halkının sosyal yaşamına da katkıda bulunacaktır. Böylece, şehirdeki metruk yapıların tamamen ortadan kaldırılmasıyla birlikte, halkın güvenli ve sağlıklı bir çevrede yaşaması hedeflenmektedir.

Tüm bu çalışmanın, Iğdır'ın geleceği adına önemli bir adım olduğunu vurgulayan yetkililer, bu tür temizlik faaliyetlerinin düzenli aralıklarla devam edeceğini ve şehirdeki tüm metruk yapıların en kısa sürede yıkılacağını belirttiler. Bu süreçle birlikte şehirde daha güvenli, estetik ve huzurlu bir yaşam alanı oluşturmanın hedeflendiği belirtilmektedir. Yüksek sesle yankılanan bu adım, Iğdır'ın gelişimi açısından olumlu bir etki yaratması beklenmektedir.

Sonuç olarak, Iğdır Belediyesi’nin 179 metruk yapıyı yıkması, sadece bir temizlik çalışması değil, aynı zamanda şehirdeki güvenlik sorununun çözülmesi için atılan önemli bir adımdır. Belediye, bu tür çalışmalara devam ederek, Iğdır'ın daha yaşanabilir bir şehir haline gelmesine katkıda bulunmayı hedefliyor. Kötü niyetli kullanımların önüne geçmek ve halkın huzurunu sağlamak adına yapılan bu çalışmanın, tüm şehirde olumlu etkiler yaratması bekleniyor.