Son yıllarda yaşanan iklim değişikliği ve kuraklık, Türkiye'nin büyük şehirlerinden biri olan İstanbul'un su kaynakları üzerinde olumsuz etkilere yol açtı. 3 Mayıs 2023'te İSKİ, İstanbul barajlarındaki son durumu kamuoyuna açıkladı. Özellikle yaz aylarına yaklaşırken, su kaynaklarının durumu endişe verici hale geldi. Peki, İstanbul'un baraj doluluk oranları ne durumda? Hangi barajlar ciddi sıkıntılar yaşıyor? İşte detaylar.

İstanbul Barajlarının Doluluk Durumu

İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSKİ) tarafından yayınlanan rapora göre, İstanbul’daki barajların doluluk oranı 3 Mayıs 2023 itibarıyla %30’un altına düştü. Bu oran, geçtiğimiz yıllara kıyasla oldukça düşük bir seviyeyi temsil ediyor. Su doluluk oranları, mevsimsel değişikliklere bağlı olarak çeşitli dalgalanmalar gösterebiliyor; ancak bu yıl İstanbul'un su kaynakları üzerindeki baskı giderek artıyor. Özellikle Şile, Ömerli, ve Terkos barajları, minimum doluluk seviyesine oldukça yakın.

Buna ek olarak, barajlardaki su seviyesinin düşük olması, hem içme suyu hem de tarımsal sulama açısından ciddi sorunlar yaratabilir. Barajlardaki su seviyelerinin düşmesi, özellikle yaz aylarında su ihtiyacının artması ile birlikte daha büyük bir kriz haline gelebilir.

Kısa Vadede Alınması Gereken Önlemler

Uzmanlar, su kaynaklarının verimli kullanılması ve tasarruflu bir tüketim alışkanlığının benimsenmesi gerektiğini vurguluyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) ve İSKİ, halkı su tasarrufu konusunda bilinçlendirmek amacıyla çeşitli kampanyalar düzenlemeye başladı. Bu kampanyalar kapsamında, özellikle bahçe sulama, araba yıkama gibi su tüketimini artıran faaliyetlerin daha az yapılması öneriliyor.

Ayrıca, su arıtma sistemlerinin kurulması, yağmur suyu hasadı gibi alternatif su kaynakları oluşturma yöntemlerinin de gündeme alınması gerektiği ifade ediliyor. Uzmanlar, İstanbul’da su krizinin önüne geçmek için uzun vadede baraj sayısının artırılmasını ve yeni su kaynaklarının oluşturulmasını da öneriyor.

Özellikle, yerel yönetimlerin bu konuda acil çözümler üretmesi ve su politikasını gözden geçirmesi büyük önem taşıyor. Aksi takdirde, İstanbul'un su sıkıntısı, hem yaşam kalitesini hem de şehirdeki tarım faaliyetlerini doğrudan etkileyecektir.

Önümüzdeki dönemde İstanbul’da su kaynakları üzerindeki baskının ne ölçüde artacağı ve bu durumun İstanbul'un günlük yaşamını nasıl etkileyeceği merak konusu. İSKİ'nin yayınlayacağı raporlar ve güncellemeler, bu alandaki gelişmeleri takip etmek için büyük önem arz ediyor. İstanbul halkı, bu konuda üstüne düşen sorumluluğu alarak, su tasarrufu yapmalı ve gerektiğinde İBB’nin kampanyalarına katılmalıdır.

Buna ek olarak, şehirdeki vatandaşların suyu israf etmemeleri konusunda eğitilmeleri, yerel yönetimler tarafından sürdürülen projelerin daha etkili hale gelmesine yardımcı olacaktır. 3 Mayıs itibarıyla barajlardaki su seviyeleri çevre kirliliği ve iklim değişikliği ile birleştiğinde, İstanbul'un geleceği adına endişelere yol açan bir durum yaratmaktadır.

Sonuç olarak, İstanbul’daki barajların son durumu, hem şehir sakinleri için hem de yerel yönetimler için son derece kritik bir konudur. Su yönetiminin etkin bir şekilde ele alınmaması durumunda, potansiyel su krizinin etkileri çok daha derinleşebilir. Bunun önüne geçmek için hem bireylerin hem de yönetimlerin el birliğiyle hareket etmesi gerekmektedir.