Eski ABD Başkanı Donald Trump, Afganistan'daki askeri üssü ve bölgedeki stratejik önemi hakkında dikkat çekici açıklamalarda bulundu. Trump, geçen günlerde yaptığı bir konuşmada, Afganistan'daki askeri varlığın sürdürülmesinin gerekliliğine vurgu yaptı ve "Oradan asla vazgeçmemeliydik" diyerek, hükümetin askeri çekilme kararını eleştirdi. Bu açıklama, Biden yönetiminin Afganistan'dan asker çekmesi ve Taliban'ın kontrolü ele almasının ardından, tekrar gündeme gelen tartışmaları alevlendirdi.
Trump, Afganistan'da askeri bir güç bulundurmanın yalnızca bölgedeki güvenlik için değil, aynı zamanda ulusal çıkarlar açısından da önemli olduğunu savunuyor. Eski başkan, Afganistan'daki üslerin, terörist gruplara karşı etkili bir savunma zırhı oluşturduğuna inanıyor. "Orada kalmalıydık, çünkü bu, uluslararası güvenlik için en iyi yolu sunuyordu," diyen Trump, dönemin askeri istihbarat yetkililerine ve güvenlik uzmanlarına da danışarak, stratejik kararlar almanın önemine dikkat çekti. Özellikle, Orta Asya'daki jeopolitik gelişmelere karşı ABD’nin geri planda kalmasının kabul edilemeyeceğini vurguladı.
Trump, eleştirdiği çekilme sürecinin ardından Taliban'ın yeniden iktidara gelişiyle birlikte Afganistan'da başlayan insani krizi gözler önüne serdi. Ülke genelinde yaşanan toplumsal huzursuzluk ve insan hakları ihlalleri, ona göre, ABD’nin sağladığı destek olmadan daha da derinleşecek. "Bunları önlemek için Afganistan'da kalmalıydık," diyerek mevcut durumu daha fazla göz ardı etmenin tehlikelerine dikkat çekti.
Trump, Biden yönetimini eleştirirken, Afganistan politikasının yetersiz olduğunu ve bu konuda alternatif çözümler sunulması gerektiğini vurguladı. Çekilme kararının aldığı olumsuz sonuçların sadece ABD ile sınırlı kalmayacağını, aynı zamanda bölgedeki müttefikler ve yerel halk üzerinde de yıkıcı etkiler yarattığını belirtti. Eğitilmiş Afgan güvenlik güçlerinin, ABD desteği olmadan başarılı olamayacağını vurgulayan Trump, bu durumun, ABD'nin ulusal güvenliği için de tehdit oluşturduğunu ifade etti.
Başkanlık kampanyaları sırasında sık sık "Önce Amerika" sloganıyla tanınan Trump, bu durumun yalnızca Amerikan askerleri için değil, ayrıca bölgedeki yerel halk için de geçerli olduğunu ifade etti. "Bizim orada kalmamız, sadece stratejik bir karardı; aynı zamanda barış ve istikrarın sağlanmasıydı," diyerek, ABD’nin Ortadoğu ve Asya’daki rolünün ve sorumluluklarının önemine dikkat çekti.
Sonuç olarak, Trump’ın Afganistan’daki üs konusunda yaptığı bu açıklamalar, Amerikan halkı arasında geniş bir yankı bulurken, aynı zamanda uluslararası ilişkilerdeki dinamikleri de etkileme potansiyeli taşıyor. Eski başkanın görüşleri, önümüzdeki dönemde, özellikle Amerikan dış politikasında önemli tartışmalara yol açabilir. İktidara geldiği yıl ABD’nin Afganistan’daki askeri varlığını sürdürmek için neden bu kadar ısrarcı olduğu ve bu tutumunun arkasındaki stratejik nedenler de yine gündeme gelen konular arasında yer alacak. Trump’ın çağrıları ve yorumları, hem iç hem de dış politikada tartışma yaratmaya devam edecek ve bu durum, Biden yönetiminin Afganistan’a yönelik politikalarını şekillendirmede kritik bir rol oynayabilir.